Algoritmik Stablecoin Devri Kapandı mı? Terra Çöküşünün Perde Arkası
Tech Deep Dives

Algoritmik Stablecoin Devri Kapandı mı? Terra Çöküşünün Perde Arkası

11d"
2 years ago

CoinMarketCap Academy, algoritmik stablecoin modelinin yükseliş ve düşüşüne göz atıyor. Bu modelin geleceğini masaya yatırıyor.

Algoritmik Stablecoin Devri Kapandı mı? Terra Çöküşünün Perde Arkası

İçindekiler

Blockchain üzerinde değer istikrarı arayışı, her birinin kendine has artı ve eksisi bulunan çeşitli stablecoin modellerinin geliştirilmesini sağladı. İtibari para (fiat) destekli stablecoin modelleri en sık karşılaşılan projeler olmaya devam etse de, son yıllarda merkeziyetsizliği bir adım öteye taşımayı hedefleyen algoritmik stablecoin furyası ortaya çıktı.
Algoritmik biçimde fiyat istikrarı sağlayan stablecoin modelleri; genellikle yazılımlara, oyunlaştırma teorisine ve ekonomik teşviklere dayanmaları nedeniyle, fiziksel varlık destekli stablecoin modellerinden farklı biçimde çalışıyor. Bir başka deyişle, değer istikrarını korumak için merkezi ihraççıya veya varlık hazinesine güvenmek zorunda değiller. Gelgelelim bu durum, ekonomik saldırılara karşı bu modelleri savunmasız hale getirebiliyor. Haliyle fiyat sabitliğini (peg) kaybetme olasılıkları artıyor.

Join us in showcasing the cryptocurrency revolution, one newsletter at a time. Subscribe now to get daily news and market updates right to your inbox, along with our millions of other subscribers (that’s right, millions love us!) — what are you waiting for?

Algoritmik Stablecoin Modelinin Yükselişi

Kripto para sektörü, her geçen gün daha merkeziyetsiz hale gelmek için çabalarken, stablecoin projeleri ise merkeziyetsiz sisteme geçiş sürecindeki aşılması gereken son engellerden biri olarak kaldı. Neredeyse tüm popüler stablecoin projeleri, itibari para rezervi bulunan merkezi ihraççılara dayanıyor.

Kimi uzmanlara göre bu model, bir bütün olarak kripto para sektörü için risk oluşturuyor. Zira stablecoin işlemleri, kripto para piyasasının toplam hacminin yarısından fazlasına denk geliyor ve şu anda sektörün istikrarı için kritik öneme sahip.

Algoritmik stablecoin modelleri, tamamen merkeziyetsiz biçimde çalışmaları da dahil olmak üzere, geleneksel itibari para destekli stablecoin modellerine kıyasla sayısız fayda vadediyor. Bu para birimleri, geleneksel şirket yapılarına güvenmek zorunda kalmadığı ve itibari para birimleriyle doğrudan bağlantı kurmadığı için kapatılma, düzenlemelere tabi olma veya el konulma gibi durumlarla karşılaşmıyor. Ayrıca başlatma süreci ve ölçeklendirme açısından çok daha hızlılar. Aklında yenilikçi fikri, az miktarda sermayesi ve teminatı olan her geliştirici, birkaç gün içinde algoritmik fiyat istikrarı sunan token oluşturabiliyor ve dağıtabiliyor.

Algoritma ile fiyat istikrarı sağlayan kripto paralar zincir üstünde çalıştığı için, fiat destekli stablecoin modellerinden daha şeffaf kabul ediliyor. Yine de bu projelerin küçük kısmı rezervlerine ait denetim raporlarını paylaşıyor.
Kullanıcıya sunduğu faydalara rağmen algoritmik stablecoin modelleri, TerraUSD (UST) isimli Terra blockchain üzerinde çalışan ABD dolarına sabit stablecoin projesinin kullanıma açılmasıyla dikkat çekti. Anchor Protocol olarak bilinen ve yüzde 20 sabit yıllık getiri (APY) sağlayan merkeziyetsiz platformla birlikteyse inanılmaz derecede popüler hale geldi. Mart 2021 ile Mayıs 2022 tarihleri arasında işlemler zirve seviyeye ulaştı.
Günümüzde algoritmik stablecoin sayısı iyiden iyiye artmış durumda. Bunların birçok örneğine, popüler akıllı sözleşme platformlarında rastlayabiliyoruz. Yine de çoğunun benimsenme oranı oldukça düşük.

Algoritmik Stablecoin Modelinin Çöküşü

Rezervlerinde tutulan genellikle 1:1 oranındaki itfa edilebilen fiziksel parayla desteklenen stablecoin projelerinin aksine, algoritmik stablecoin modelleri değer istikrarı bulunan bir varlıkla desteklenmiyor.

Bunun yerine, değer istikrarı sağlamak için projeden projeye değişiklik gösterebilen çeşitli dengeleme mekanizmaları kullanılıyor. Kimi senaryolarda iyi sonuç verebilen bu model, kimi projelerde ise her an patlayabilecek saatli bombaya dönüşebiliyor.

Çoğu algoritmik stablecoin, fiyat istikrarını korumak için arbitraj mekanizmalarına güveniyor. Fiyatı dengelemek için genellikle volatil ikinci bir tokene bel bağlanıyor. Bu ikinci token, istenmeyen hale gelir veya güçlü satış baskısıyla karşılaşırsa, tüm sistem çorap söküğü gibi çözülebiliyor.

Birçok algoritmik stablecoin modeli, beklenmedik piyasa olaylarına (black swan) veya kasıtlı piyasa manipülasyonlarına karşı savunmasız durumda. Bu senaryoların ikisi de stablecoin dengesini bozabilir, hatta tamamen çökertebilir.

TerraUSD Vakası

TerraUSD (UST), zincir üstü arbitraj işlemleri yoluyla değerini sabit tutmak üzere tasarlanmış algoritma tabanlı bir stablecoin.

Terra Station cüzdanı aracılığıyla kullanıcılar, istedikleri zaman 1 UST'yi 1 dolar değerinde LUNA ile takas edebiliyordu. Teorik olarak UST, 1 doların altına düşmesi durumunda, kullanıcılar bunu 1 dolar değerinde LUNA ile takas edip daha sonra 1 dolara satabiliyordu. Bu esnada UST arzı aşağı çekilecek, kullanıcılar arbitraj fırsatından yararlanmak isteyince ikincil borsalardaki token talebi artacak ve UST'nin değeri yeniden 1 dolara yükselecekti.

Ancak bu sistem, Mayıs 2021'de TerraUSD'nin kısa tarihindeki en kötü değer sapmalardan birini yaşamasıyla sarsıldı. Stablecoin değeri bir hafta içinde, 1 dolardan 0,96 dolara düştü. Her ne kadar UST sonunda sabit değerine geri dönmüş olsa da, bu olay ekonomik modelinin uzun vadede sürdürülebilir olmadığı, özellikle de UST'nin piyasa değerinin LUNA'nın piyasa değerini aşması veya büyük bir satış dalgasının meydana gelmesi durumunda, potansiyel çöküş endişelerini ortaya çıkardı.

Endişeleri gidermek ve UST fiyatının istikrarını sağlamak amacıyla Luna Foundation Guard (LFG) olarak adlandırılan kâr amacı gütmeyen bir kuruluş oluşturuldu. Burada BTC ve AVAX dahil olmak üzere çeşitli varlıklarla 3,5 milyar dolarlık rezerv biriktirildi. Ancak bu fonlar, Mayıs 2022'de UST fiyatının 1 dolardan 0,044 dolara kadar düşmesine neden olan tasfiye çılgınlığını durdurmaya yetmedi. Bu arada LUNA tokenin dolaşımdaki arzı katlanarak arttı ve değeri 80 dolardan 1 sentin çok küçük bir kısmına kadar çakıldı.
Günlük işlem kapasitesine ulaşılmasıyla birlikte giderek yukarı tırmanan fiyat kayması, 1 UST'yi 1 dolar değerinde LUNA ile değiştirmeyi imkansız hale getirdi. Haliyle arbitraj mekanizması yerle bir oldu. Oracle üzerindeki fiyatla gerçek borsa değeri arasındaki dev fiyat farkından bahsetmiyoruz bile...
Bu olay DeFi ve stablecoin ekosisteminde geniş çapta yankı buldu. Çok sayıda Terra tabanlı protokol bozuldu. Hatta UST ile kısmen teminatlandırılan Kava Labs protokolündeki stablecoin olan USDX fiyatı da çöktü. Stablecoin tüm zamanların en düşük değeri olan 0,45 dolara geriledi. "Soft peg" olarak tarif edilen, esnek değerinin bile önemli ölçüde altında işlem görüyor. Benzer şekilde, Deus Finance protokolünün algoritmik stablecoin projesi DEI de bir haftadan uzun süredir tedavülden kalkmış durumda.
UST çöküşünün ilerleyen aşamalarında Do Kwon'un, Basis Cash olarak bilinen ve piyasaya sürüldükten birkaç hafta sonra unutulmaya yüz tutan bir başka başarısız algoritmik stablecoin projesinin de arkasındaki isim olduğuna dair iddialar ortaya atıldı.

UST stablecoin projesinin geri dönülmez biçimde bozulduğu ve kripto para tarihindeki en hatalı adımlardan biri olarak tarihe geçeceği, hatta ekonomiye vereceği potansiyel zarar nedeniyle ABD'li yasa koyucuların dikkatini çekeceği konusunda fikir birliği var. UST şu anda açık ara en başarısız stablecoin projesi konumunda. Öyle ki, yeni girişimlerde hangi hatalara düşülmemesi gerektiği konusunda örnek teşkil edecek.

Terra Macerası: Yıkım Sonrası Analiz

Terra, hem blockchain tabanlı ekonomilerin kırılganlığı hem de algoritmik stablecoin modellerinin fırsat ve sorunlarını değerlendirmek isteyen geliştiricilerin yanı sıra, fiat destekli geleneksel modeller yerine bu tip varlıkları kullanmayı tercih eden kullanıcılar için de uyarı niteliğinde bir vakaya dönüştü.

Çöküşünün üstünden bir haftadan fazla süre geçtikten sonra, Terra'nın toparlanma ihtimalinin artık geride kaldığı ve enkazın kaldırılmasının akabinde uzlaşma süreçlerinin yaşanabileceği düşünülüyor.

Zürih merkezli yatırım şirketi GAM'ın Terra için 3 milyar dolarlık kurtarma paketi için harekete geçtiği yönündeki haberler asılsız çıktı.

GAM tarafından paylaşılan yakın tarihli bir basın bildirisinde, "Haberde gerçeklik payı yoktur. GAM herhangi bir basın açıklaması yapmamıştır. Basın bültenlerinin dağıtımı konusunda sıkı denetimlere sahip GAM ekibi olarak bu haberin kaynağını ve nasıl yayıldığını araştırıyoruz" ifadesi yer aldı.
Platform bundan sonra, orijinal Terra zincirini belirli bir bloktan itibaren ayırıp sert çatallanma (hard fork) işlemi gerçekleştirmek, çökmüş olan eski zinciri Terra Classic olarak yeniden adlandırarak yeni blockchain üzerinde devam ettirmek ve yeni zinciri de kısaca Terra olarak adlandırmak hedefinde. Bu senaryo, DAO Hack olayının ardından Temmuz 2016'da Ethereum topluluğunun ikiye bölünmesiyle Ethereum Classic (orijinal Ethereum) ve Ethereum olmak üzere iki zincirin ortaya çıkması sürecine epeyce benziyor.

Attığı güncel tweet'lerine göre Terra'nın kurucusu Do Kwon, ağdaki doğrulayıcıların büyük kısmının ve daha geniş kalkınma planıyla topluluğun, Terra 2.0 isimli yeni zincir ekosistemini destekleyeceğini düşünüyor. Protokolü kurtarmak için uygun yolun bulunabileceğine inanıyor.

Yeni zincirin, UST stablecoin modelini güçlendirmek için kullanılan LUNA yakma (burn) ve basma (mint) özelliklerini içerip içermeyeceği henüz belli değil.

LUNA Go Forward Proposal isimli teklif, geliştiricileri teşvik etmek ve mümkün olan en fazla topluluk üyesini yeniden bir bütün haline getirmek için tasarlanmış. Luna Classic stake edenler, Luna Classic sahipleri, UST sahipleri ve uygulama geliştiricileri için yeni LUNA tokenleri airdrop ile dağıtılacak. Üretilecek yeni LUNA tokenlerin büyük kısmı geliştirici uyumu ve madencilik için ayrılacak.

Token dağılımının detayları şu şekilde:

  • Topluluk havuzu: Yüzde 25
  • Yönetişim tokenini stake edenler kontrol ediliyor
  • Yüzde 10'u geliştiricilere ayrılıyor
  • Saldırı öncesi LUNA sahipleri: Yüzde 35
  • Stake edilen türev ürünleri dahil, kilitli olan veya olmayan tüm Luna tokenler, "saldırı öncesi" anlık görüntüsünden (snapshot) TFL değerinin çıkarılmasıyla hesaplanıyor
  • 1 milyondan az Luna içeren cüzdanlar: 1 yıllık bekleyişin ardından 2 yıl içinde hakları dağıtılıyor
  • 1 milyondan fazla Luna içeren cüzdanlar: 1 yıllık bekleyişin ardından 4 yıl içinde hakları dağıtılıyor
  • Saldırı öncesi aUST sahipleri: Yüzde 10
  • Balina sınırı 500.000'de tutulacak biçimde tüm token sahiplerinin yüzde 99,7'sine, birikimlerinin yüzde 26,72'si aktarılıyor
  • Yüzde 15'lik kısım başlangıç aşamasında açılıyor, yüzde 85 ise 6 aylık bekleme süresinin ardından 2 yıl içinde aktarılıyor
  • Saldırı sonrası LUNA sahipleri: Yüzde 10
  • Stake edilen türev ürünleri dahil
  • Yüzde 15'lik kısım başlangıç aşamasında açılıyor, yüzde 85 ise 6 aylık bekleme süresinin ardından 2 yıl içinde aktarılıyor
  • Saldırı sonrası UST sahipleri: Yüzde 20
  • Yüzde 15'lik kısım başlangıç aşamasında açılıyor, yüzde 85 ise 6 aylık bekleme süresinin ardından 2 yıl içinde aktarılıyor

LUNA/UST paritesindeki çöküş sırasında şeffaflık sunulmamış olsa da, UST değerini sabit tutmak amacıyla Luna Foundation Guard'ın rezervlerinin büyük kısmının yakıldığı anlaşıldı. En son açıklamaya göre kâr amacı gütmeyen kuruluş, dolar sabitini yeniden sağlamak için yaptığı başarısız girişiminde 80.000'den fazla BTC, 26 milyon USDT ve 23,5 milyondan fazla USDC harcadı. Şimdilerde rezerv, bir hafta öncesinin sadece küçük bir kısmına denk geliyor.

Çöküşün daha üzücü yanı, Terra'nın çöküşünün sonucunda onlarca intihar vakası yaşandı ve yüz binlerce yatırımcı varını yoğunu kaybetti. Buna rağmen orijinal LUNA ve UST kripto para birimleri hala çeşitli kripto para borsalarında alınıp satılabiliyor. Ancak çoğu türev platformunda bu varlıklara ait sözleşmeler kapandı.

Terra çöküşünün ardından, kurucu Do Kwon birkaç yasal tehditle karşı karşıya kaldı. Güney Kore Vergi Dairesi hem kendi, hem de Terraform Labs'ı vergi kaçırdığı iddiasıyla 78,4 milyon dolarlık vergi cezasına çarptırdı. Cezaya ek olarak, Terraform Labs hukuk ekibinden üç kişinin, muhtemelen projenin içine düştüğü yasal karmaşa nedeniyle şirketten ayrıldığına dair haberler ortaya çıktı.

Sosyal medyada hatırı sayılır miktarda takipçiye sahip olmasına rağmen, sektörün önde gelen isimleri ve LUNA topluluğu tarafından aşağılanan Kwon için işler kötü olmanın da ötesine geçmiş durumda.

Diğer Algoritmik Stablecoin Projeleri Ne Durumda?

TerraUSD açık ara en iyi bilinen algoritmik stablecoin olsa da, aslında ideolojik olarak benzer projelerden oluşan dar ürün yelpazesinden oluşan daha büyük sektörün parçası. Bu projelerin hepsi, itibari parayla teminatlandırma yoluna girmeden sabit değer elde etmeye çalışıyor.

Kimileri, doğası gereği bu çözümlerin kırılgan olduğuna ve önünde sonunda felaketle karşılaşacağına inansa da, bazı algoritmik stablecoin modellerinin oldukça dayanıklı olduğu kanıtlandı.

Bu isimlerden en önemlilerinden biri konumundaki NeutrinoUSD (USDN), WAVES token ile teminatlandırılan Waves tabanlı bir stablecoin. UST gibi USDN de talebe bağlı olarak genişleyen veya daralan arz modeline sahip. USDN basmak için, kullanıcıların almak istedikleri USDN tutarından çok daha değerli olacak biçimde WAVES token kilitlemeleri ve teminatlandırılmış WAVES tokenlerini geri almak için de USDN tokenleri iade etmeleri gerekiyor.

Geçtiğimiz aylarda tokenin başına gelen iki olayın ardından sabit değerinden sapma yaşandı. Her iki seferde de tokenin değeri 80 sentin altına inmesine rağmen keskin biçimde toparlandı ve sabitlenme (peg) mekanizmasının önemli sapmalara karşı dayanabildiği ispatlandı.

Muhtemelen daha cüretkar yapıya sahip diğer algoritmik stablecoin girişimleriyse başarısız oldu. Rebase şeklinde anılan, sabit değerini dengelemek adına pozitif ve negatif sapmalara dayalı biçimde arzını artıran veya daraltan tokenler örnek gösterilebilir. Bunlar içinde en iyi bilinen isim Ampleforth. 2019 yılında AMPL token fiyatının 1 ABD dolara sabit kalabilmesi için yeniden değerleme mekanizması kullanıldı.

Yaklaşık bir yıl önce piyasaya sürülmesine rağmen AMPL, fiyatını sabit tutmayı başaramadı. Bu süre içinde 4,04 dolar gibi mantık dışı seviyeye yükselen token, daha sonra 0,29 dolar gibi düşük değere çakıldı. Arzı elastik olan birçok rebase token ivme kazanamadı ya da değerlerini koruyamadı.

Algoritmik Stablecoin Modelinin Geleceği

TerraUSD fiyaskosu, yalnızca stablecoin ekosisteminin üzerini kara bulutlarla kaplamadı, aynı zamanda bir bütün olarak kripto para ekosisteminin yasa koyucular tarafından gözetim altına alınması fikrini güçlendirdi. Bunun önemli sonuçları ortaya çıkabilir.

Stablecoin modellerine olan güveni ve ekosistemdeki güvenliği artıracağı, haliyle kripto para ekosistemine fayda sağlayacağına inananlar için düzenlemeler, memnuniyet verici bir gelişme. Ancak kimilerine göre düzenleyici baskılar rekabeti azaltabilir ve ekosistemin gitgide merkezileşmesine neden olabilir.

Durum ne olursa olsun, hala potansiyel olarak uygulanabilir algoritmik stablecoin modelleri söz konusu. Bunların çoğu en az bir kez sabit değerinden önemli ölçüde sapma yaşadı. Bu nedenle sektör "ölü" olarak değerlendirecek kadar düşmüş değil. Hatta fiyaskoya dönüşen Terra ve onunla bağlantılı UST stablecoin modelinin geri döneceğine dair işaretler de mevcut.

TRON tarafından USDD ismiyle piyasaya sürülen ve "risksiz" biçimde yüzde 30 yıllık getiri (APY) sağladığı iddia edilen stablecoin projesi ivme kazandı. Kimi uzmanlara göre, yapılandırma modeli ne olursa olsun yeni bir facianın eli kulağında. Korkulan gerçekleşirse algoritmik stablecoin modelleri için yıkım olabilir.
Bu makalede, yalnızca bilgi amacıyla, üçüncü taraf web siteleri veya harici içeriklere bağlantılar yer almaktadır ("Üçüncü Taraf Siteleri"). CoinMarketCap Üçüncü Taraf Siteleri, CoinMarketCap'ın kontrolü altında değildir. CoinMarketCap, Üçüncü Taraf Sitelerinde yer alan herhangi bir bağlantı veya Üçüncü Taraf Sitesindeki herhangi bir değişiklik veya güncelleme de dahil olmak üzere herhangi bir içerikten sorumlu değildir. CoinMarketCap sadece size kolaylık sağlamak için bu bağlantıları sunmaktadır. Site üzerinde herhangi bir bağlantının yer alması, sitenin CoinMarketCap veya operatörleri ile herhangi bir ilişki içinde olduğu, onaylandığı, kabul edildiği veya önerildiği anlamına gelmez. Bu makale kullanıcılar için tasarlanmıştır ve yalnızca bilgilendirme amacıyla kullanılmalıdır. Açıklanan ürün veya hizmetlerle ilgili herhangi bir maddi karar vermeden önce kendi araştırma ve analizinizi yapmanız gerekmektedir. Bu makale yatırım tavsiyesi olarak tasarlanmamıştır ve o şekilde yorumlanmamalıdır. Bu makalede yer alan görüş ve yorumlar yazarın [şirketin] kendi görüşleridir. CoinMarketCap'in görüşlerini yansıtmamaktadır.
16 people liked this article